Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan dün İstanbul Sinan Erdem Spor Salonu'ndaki Rizeliler Buluşuyor etkinliğine katıldı. Erdoğan konuşmasında, özetle şunları söyledi:
SIRÇA KÖŞKLERDEN DEĞİL:
Sırça köşklerde değil, kerpiçten, taştan, ahşaptan evlerde yetişmiş, kolejlerde değil imam hatip okullarından yetişip gelmiş, mahalle okullarında eğitim görmüş insanların buralara gelmiş olması, biliyoruz ki onları rahatsız ediyor. Yeter ki bu milletin daha çok evladı siyasetten diplomasiye kadar her alanda başarıyla görevini yürütsün, varsın onlar kusura bakmasınlar rahatsız olsun, hiç önemli değil.
BU SİSTEM DARBELERLE YIPRANDI:
Cumhurbaşkanı'nı doğrudan milletin seçmesiyle birlikte, ülkemizde bir dönem fiilen sona erdi. Türkiye'nin artık parlamenter sistemle yoluna devam etme imkânı kalmadı. Bu sistem, darbelerle, muhtıralarla, krizlerle zaten bir hayli yıpranmıştı.
ŞARTLAR OLGUNLAŞTI:
Şimdi, yeni bir arızaya mahal vermeden, bu sistemi toptan değiştirme imkanı ortaya çıktı. Yeni Türkiye yolunda Yeni Anayasa ve onunla birlikte Başkanlık Sistemi için şartlar olgunlaştı. Artık yapılması gereken, Yeni Anayasa ve Başkanlık Sistemi'nin içini doldurmaktır.
NİYE SESİNİZ ÇIKMIYORDU:
Bakıyoruz, geçmişte Başkanlık Sistemi talep eden muhalefet partileri bile, birden bire bugün parlamenter sistem sevdalısı kesildi. Madem parlamenter sisteme bu kadar meraklıydınız, her 10 yılda bir darbeyle veya muhtırayla sistemin adeta canına okunurken niye sesiniz çıkmıyordu.
HADİ ORDAN:
Bu darbelerin ve darbe teşebbüslerinin hepsi de parlamenter sisteme yönelik değil miydi? O zaman aklınız neredeydi? Darbecileri destekle... Ülkenin milletin doğrudan seçimiyle bir devlet başkanı tarafından yönetilmesi söz konusu olunca, aslan kesil. Hadi oradan. Siz başkanlık sisteminden diktatörlük çıkartmaya çalışacağınıza, önce kendi utanç dolu karanlık geçmişinize bir bakın. Hadi kuldan utanmıyorsunuz, bari Allah'tan utanın ya. Tabii bunların derdi başka. Yeni Türkiye'de bu zihniyete, bu anlayışa yer olmayacağını biliyorlar. Onun için bir 'Eski Türkiye Koalisyonu' kurmaya çalışıyorlar.
ORTAK CEPHE OLUŞTURULDU:
Normalde birbirlerini yolda görse selam vermeyecek olanlar, şimdi bir araya geldi, başkanlık sistemi teklifimize karşı ortak cephe oluşturdu. Memleketin, milletin hayrına hiçbir meselede bir araya gelemeyenler, söz konusu biz olunca, maşallah, hemen can ciğer oldular. Gerçi, bunlar 10 Ağustos'ta da benzer bir ittifak kurmuşlardı, 14 parti bir araya gelmişlerdi ama milletten cevaplarını aldılar. İnşallah 7 Haziran'da da alacaklar.
DAĞDAN, KANDİL'DEN: Biliyorsunuz, Eski Türkiye koalisyonunun içinde Paralel Yapı da var. Bölücü örgütün güdümündeki partiyle el ele verdiler, ana muhalefet partisinin de arkasına takıldılar, gidiyorlar. Batman ve Diyarbakır'daydım. Önce belediye belediye başkanlarının havaalanlarına gelip karşılayacaklarını söylediler. Ben de dedim ki belediyelere gidip ziyaret ederim. Sonunda dediler ki emir geldi. Ne emri? Dağdan, Kandil'den veya genel merkezden. Neyse... Karşılamayacaksınız. Niye? Cumhurbaşkanı siyaset yapıyor. Ben cumhurbaşkanıyım, her partiye eşit mesafedeyim. Ama gönlümde tabii ki bir parti var. Bu tabii benim bireysel tasarrufum o ayrı konu. Taraf olmaya gelince doğru söylüyorlar tarafım. Ama ben milletin tarafındayım.
'BİZ MANŞETLERLE ÇARPIŞA ÇARPIŞA BUGÜNE GELDİK'
MANŞET DESTEĞİ İLE GELMEDİK:
Biz manşetlerle çarpışa çarpışa bugünlere geldik. Manşetlerin desteği ile gelmedik. Muhtar bile olamaz başlıklarını atanlar bunlar değil miydi? İrade millettedir.
TEZGÂH KURDULAR:
1994'te, Büyükşehir Belediye Başkanı adaylığım sırasında da bir televizyon kanalında yine bir tezgâh kurmuşlardı. Üsküdar'da oturduğum evimin imarının olmayışından hareketle, beni köşeye sıkıştıracaklarını sanıyorlardı. Biz zaten bu sorunları çözmek için Belediye Başkanlığı'na talip olmuştuk. Nitekim İstanbul halkının desteğiyle göreve geldik ve tüm bu sorunları peyderpey çözmeye başladık.
BUNLAR ROTAYI ŞAŞIRMIŞ:
Bizimle değil milletimizin tarihiyle, kültürüyle, değerleriyle, inançlarıyla sorunları var. Bakıyorsunuz 'Taksim bizim Kabe'mizdir' diyor. Bunlar rotayı şaşırmışlar. Bu millet Taksim'i kâbe olarak gösterenlere, 7 Haziran'da Kâbe'nin neresi olduğunu gösterecektir