KALBİ OLUMSUZ ETKİLİYOR!
BURUN TIKANIKLIĞI KALBİ OLUMSUZ ETKİLİYOR!
ERZURUM (HABERAL25) - Kulak Burun Boğaz ve Baş Boyun Cerrahisi Uzmanı Op.Dr.Bahadır Baykal, Burun tıkanıklığı aslında insanoğlunun en eski şikayetlerinden biri olduğunu belirterek, burun tıkanıklığının kalbi olumsuz etkilediğini söyledi. Özellikle burun hastalıkları ve cerrahisiyle oldukça yoğun ilgilenen bir cerrah olan Kulak Burun Boğaz ve Baş Boyun Cerrahisi Uzmanı Op.Dr.Bahadır Baykal, "Kimisi için sorun olmayan bu durum çoğu zaman hayatımızı kabusa dönüştürebiliyor. Başımız ağrıyor, uyku kalitemiz bozuluyor, tat ve koku duyumuz köreliyor, ağızdan nefes almaya bağlı olarak sık üst solunum yolu enfeksiyonu geçirmemize sebep olabiliyor" dedi.
Burun tıkanıklığının nedenlerinin değişik olduğunu kaydeden Op.Dr.Bahadır Baykal, "Bazen basit bir kemik eğriliği bazen de burun eti şişmesi bu duruma sebep olabilir. Burun içinde olmaması gereken kitlesel oluşumlara da (polip) sık rastlıyoruz. Tabii alerji ve hava kirliliğini de unutmamak gerekir.
Temiz olmayan ortam havası, konka adını verdiğimiz burun etlerinin ve burun mukozasının şişmesine neden olur. Aynı şekilde sigara içenlerde de burun tıkanıklığı sıktır. Özellikle burun ameliyatı geçirdikten sonra kişi sigara içmeye devam ederse bir süre sonra burnu tıkanmaya başlar. Hatta ilginç bir şey söyleyeyim plazalarda, otel odalarında,iş merkezlerinde sağlıksız klimatize hava ile sık temas bile bir süre sonra kronik burun tıkanıklığına yol açar.Sigara dumanı burun ve sinüslerdeki temizleme hareketini direkt olarak bozar. Temizleme işlemi iyi olmazsa partiküller,tozlar ve zararlı maddeler burnun içinde kalır ve burun etlerinin (konkaların) şişmesine, mukozal dokunun ödemlenmesine neden olur. Bir süre sonra tıkanıklık artar, sinüslerin fonksiyonları da etkilenir bu durumdan.. Eğer sigara içimi kesilirse kısa zamanda burun sağlıklı yapısına kavuşur. Önerim sigaradan uzak durmaktır." diye konuştu.
Op.Dr.Bahadır Baykal, konuya ilişkin değerlendirmesini şöyle sürdürdü; "Alerji pek çok şeye karşı oluşabilir. Polenler,ev tozları,hayvan tüyleri,küf ve daha aklınıza gelebilecek bir sürü madde. Bazen meslek ortamınıza bağlı sebeplerde alerjiye yol açabilir. Sorun yaratan alerjik maddelerden uzak durmak tedavide oldukça önemlidir. Eğer sıkıntı yaşıyorsanız ilaç tedavisi ve aşılama ile alerji kontrol altına alınabilir.Çoğu zaman atlanıyor ama hamilelikte 3.aydan sonra ortaya çıkan burun tıkanıklığı sık görülen bir şikayettir. Östrojen hormonundan kaynaklanır. Bazı gebelerde dayanılmaz bir hal aldığına şahit oldum. Gebelik önleyici ilaçların kullanılması da benzer etkiyi yapabilir. Nadir de olsa tiroid hormon seviyesinin azalması da burun tıkanıklığına neden olabilir. Deviasyon olarak bilinen burun kemik eğriliği toplumda burun tıkanıklığının en sık nedeni olarak bilinse de, konka adını verdiğimiz burun etlerinin büyümesi ya da şişmesi bu şikayete daha sık yol açıyor.Konka büyümesinde tedaviye yaklaşımımız;Öncelikle burun eti büyümesi tek başına mı ? Yoksa deviasyon denilen kemik eğriliğiyle birlikte mi ? bunu değerlendirmek gerekir. Çoğu zaman deviasyon ameliyatında başarı için aynı anda şişmiş konkaları küçültme cerrahisi yapıyoruz. Bazen radyofrekans ile küçültme yeterli olabiliyor zaman zaman da endoskopik konka redüksiyonuna yani cerrahiye gereksinim duyabiliyoruz.Burun eğriliğinin bulunmadığı hastalarda sadece burun etlerine girişim yeterlidir.Bakın hiç kimsenin burun iç kısım kemiği yani orta bölmesi cetvelle çizilmiş gibi düz değildir. Burun kanallarını daraltan bir eğrilik varsa nefes alıp verme etkilenir. Kıkırdak ve kemik eğriliklerinin durumuna göre farklı derecelerde tıkanıklık oluşur. Şikayet varsa ameliyat gerekebilir."
Burun tıkanıklığının çoğu zaman önemli bir sağlık sorunu gibi görülmediğini ancak beraberinde pek çok önemli problemi getirdiğini dile getiren Op.Dr.Bahadır Baykal, "Mesela uyku bozukluğu ve horlama, şiddetli baş ağrısı, kalp rahatsızlığı, hipertansyon ve tat-koku bozuklukları burun tıkanıklığının sebep olduğu rahatsızlıklardan bazılarıdır.
Burun tıkanıklığı ile koku alma sorunu arasında nasıl bir ilişki var ? diye sorulacak olursa;Aslında koku ve tat alamama problemine hastalar çok fazla önem vermiyor, belki de tedavi edilemeyeceğini düşündüğü için doktora geç başvuruyor. Yapılan çalışmalar gösteriyor ki; tat ve koku duyularının körelmesi sıklıkla çocukluk döneminde tedavisi yapılmamış kronik burun tıkanıkları sonucu gelişiyor. Kokuların tanınarak koku hafızasının oluşturulması çocukluk döneminde başlıyor, bu nedenle çocuklarda burun tıkanıklığına yol açan nedenleri araştırıp tedavilerini yapmak çok önemli.Yapılan bir çalışmada 50 yaş üzerinde her dört kişiden birisinde koku duyusunun köreldiği tespit edilmiş. Doğal olarak koku duyusu bozulunca yediklerimizin de tadı olmuyor. Tat alma duyumuz koku almamızla yakından ilişkili. Kronik sinüzit, polip ve alerjik durumlarda ,konka şişmelerinde oluşan koku kaybı sebebin tedavi edilmesi ile düzelir. Koku kaybının önemli bir nedeni de basit bir üst solunum yolu iltihabı sırasında koku sinir hücrelerinin harap olmasıdır maalesef bu durumda tedavi her zaman mümkün olamayabiliyor." Şeklinde konuştu.
26.02.2015 13:40:43