Nebati, vatandaşları enerji fiyatlarına karşı korumaya yönelik dünyada eşine az rastlanacak adımlar attıklarını kaydederek, “Mesken aboneleri için elektrikte yüzde 50, doğalgazda ise yüzde 75 sübvansiyon sağlıyoruz. Yani vatandaşımız maliyeti 300 lira olan bir elektrik faturasının 150 lirasını, 500 lira olan bir doğalgaz faturasının ise sadece 125 lirasını ödüyor. Kalan maliyeti Hazine üstleniyor” ifadelerini kullandı.
Nebati şöyle konuştu:
“2022 yılında zorlu küresel finansal koşullara rağmen Kur Korumalı Mevduat ve Katılma Hesapları, ülkemizde finansal istikrarın korunmasında son derece etkin bir rol oynamıştır. KKM ile döviz kurlarında oynaklığı azaltmayı, TL'ye olan güveni artırmayı, finansal istikrarı güçlendirerek sürdürmeyi ve vatandaşlarımızın tasarruflarını kur dalgalanmalarına karşı korumayı hedefledik ve bunu da başardık. Şu an 2,2 milyon mudiimiz yaklaşık 1,5 trilyon liralık tasarrufunu bu hesaplarda değerlendirmektedir. Bu büyüklük toplam TL mevduatların yaklaşık üçte birine, toplam vadeli mevduatların ise dörtte birine ulaşmış durumdadır. TL mevduatın ortalama vadesi ise yaklaşık iki katına yükselerek sektörün en önemli risklerinden olan vade uyumsuzluğunda önemli iyileşmeler sağlanmıştır. İlaveten döviz tevdiat hesaplarının toplam mevduat içindeki payı yüzde 70,9'dan yüzde 50'ye gerilemiştir. Bakın bu somut veriler, yapılan tüm eleştirilere rağmen KKM'nin finansal sisteme ve ekonomimize ne denli büyük faydalar sağladığını da açıkça ortaya koymaktadır. Altını çizmek isterim ki bir uygulamayı değerlendirirken, onun sadece maliyetine odaklanırken, katkılarını göz ardı etmek kesinlikle objektif bir değerlendirme değildir. Ayrıca bütün yıl boyunca dilinize pelesenk ettiğiniz KKM'nin maliyeti giderek azalıyor. Ocak-ekim döneminde KKM'ye bütçeden 91,6 milyar TL harcama yapılırken, kurdaki istikrar ile kasım ve aralıkta şu ana kadar bütçeden herhangi bir aktarım yapılmamıştır.”
Kamu borcuna değinen Bakan Nebati, “2023 yılı Hazine Finansman Programı'nda borçlanmanın ağırlıklı olarak TL cinsinden yapılması ve yurt içi döviz cinsi borç stokunun azaltılması hedeflenmektedir. Ayrıca güçlü nakit rezervi tutulması politikasına da devam edilecektir. Kamu borcuna ilişkin sizlerle paylaştığım veriler, borç yükümüzün azaldığını açıkça gösteriyor. Diğer yandan Türkiye brüt dış borç stoku da 444 milyar dolar seviyesinde yatay seyrederken GSYH'ye oranı azalmaktadır. Şimdi bir kamu borcu dedim, bir dış borç dedim, verilerin daha net anlaşılabilmesi için size Türkiye ekonomisinin tüm paydaşlarının toplam borcu nasıl seyrediyor onu da izah edeyim. Türkiye'nin toplam borçluluğu, kamu, özel, hane halkı ve finansal kesim olmak üzere ekonomimizin tüm aktörlerinde düşüş eğilimindedir. 2021 sonunda yüzde 163 olan toplam borç yükümüz üçüncü çeyrekte yüzde 140'a gerilemiştir. Peki, gelişmekte olan ülkelerin ortalaması kaç? Yüzde 254. Peki küresel ortalama ne durumda. O da yüzde 343” diye konuştu.
Emeklilikte yaşa takılanlar (EYT) ile ilgili çalışmayı da tüm paydaşların görüşlerini dikkate alarak titizlikle yürüttüklerini belirten Nebati, “Çalışmanın detayları Sayın Cumhurbaşkanımız tarafından zamanı gelince kamuoyuna açıklanacaktır” dedi.