"Sosyal İletişim Araçlarını kendi nefsi hesapları için kullananlar, bizatihi görmediği ve duymadığı ile ahkam kesenler,iftira etmede sınır tanımayanlar ve yalan makinesi gibi çamur atanlar,sureti Hak tan görünüp aslında 'aynaya bakan kendini görür' misali sirkatini ortaya koyanlar...
Söyleyecek sözü kalmayanlar,masaya çakılı kalıp savunacak bir şey bulamayanlar,Doğruları söylemek yerine her yıl yeni yalanlar üretenler ve bu yalanlarına kendilerinden başka inanan bulamayanlar...
Fikir üretemeyince fertler üzerinden kendilerine alan bulmaya çalışanlar,kendilerinin ne yaptıklarıyla değil başkalarının ne yaptığıyla ilgilenenler,Yüzleşme yerine yüzsüzleşenler..
Ne yazdıklarınızla, ne söylediklerinizle ne de düşündüklerinizle ilgileniyoruz.
Biz vaktimizi içi boş işlerle kaybedecek kadar zengin, her düşen yaprağı aleyhimizde sanacak kadar şüpheci, duymadıklarımızı ve görmediklerimizi duyduk ve gördük diyecek kadar müfteri, söylediklerine kendinden başka inananı olmayacak kadar zavallı değiliz.
Ya elimizde belge varsa konuşuruz ya da edeple otururuz.
Sendikamıza ve Şahsımıza atılan bu çirkin iftiraları yalanlıyor ve ilgili Sendika Yöneticisini şiddetle kınıyoruz. Yazılanların tamamı mesnetsizdir ve hayal ürünüdür. Bundan dolayı Yalanı söyleyen ilgili sendika (Türk Eğitim Sen Sosyal İşler Sekreteri) Yöneticisinin yazdıklarını 'TEKZİB' ederek özür dilemesini, aksi durumda Sendikamızın ve şahsımızın haklarını Hukuki olarak meşru zeminde arayacağımızın bilinmesini Basın aracılığı ile Kamuoyu ile paylaşıyoruz."
10.11.2015 09:24:32