“İdlib'e, Mare'ye, Azez'e, Cerablus'a ve Afrin'e yönelik terör saldırılarının ağırlık merkezi şu anda Tel Rıfat'tır. Tehdit nereden doğuyorsa, teröristler hunhar saldırılarını nerelerden ikmal ve takviye ediyorlarsa, diyorum ki, oralar meşru hedeftir, caniler temizlenmeli, en başta Tel Rıfat ve Münbiç özgürleştirilmelidir. Ne ülkemizde, ne Meclisi'mizde, ne de sınır hattımızda terörist istemiyoruz. Türkiye'nin, Suriye veya Irak'ın toprağında gözü yoktur, bilakis bu ülkelerin huzur ve güvenliğini sağlamak için müdahil olması herkesin çıkarınadır. Milliyetçi Hareket Partisi muhtemel askeri harekatı bütün varlığıyla desteklemektedir. Sınırlarımıza paralel şekilde bulunan, bir terör devleti kurmak için mekik dokuyan zehirli yılanların başının koparılması hakkımızdır, hukukumuzdur, haysiyetimizin gereğidir. Teröristler her neredeyse bulunup cezalandırılmalı, burunlarından fitil fitil getirilmeli, yedikleri içtikleri boğazlarına dizilmelidir.”
“CHP Genel Başkanı'nın Van'da yaptığı vahim konuşması skandal olmasının yanında teröre ve terörizme uzatılmış zeytin dalıdır”
Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun Van'daki konuşmalarına da atıfta bulunan Bahçeli şunları söyledi:
“Türkiye terörle mücadelesini inanmışlıkla ve milletimizin hayır duasıyla icra ederken, CHP Genel Başkanı'nın Van'da yaptığı vahim konuşması skandal olmasının yanında teröre ve terörizme uzatılmış zeytin dalıdır. Kılıçdaroğlu terör örgütünün safına girmiş, bölücülüğün fanatik savunucusu haline gelmiş ve siyasi amigoluğuna soyunmuştur. Partisinin Van'da düzenlenen Belediye Başkanları Çalıştayı'nda demiş ki, ‘Selahattin Demirtaş'ın, Osman Kavala'nın serbest bırakılmasını istiyorsanız bize katılacaksınız.' Biz söylemekten yorulduk, Kılıçdaroğlu duymaktan yorulmadı. Duvara konuşsak dile gelirdi, suya yazı yazsak hedefine ulaşırdı, sanırsınız yüzü kösele derisi, bana mısın demiyor. Sayın Kılıçdaroğlu, sana söyleye söyleye şu gerçeği kafana sokacağım, bundan da asla vazgeçmeyeceğim; sen inkar etsen de, Selahattin Demirtaş teröristtir, haindir, bölücüdür, Türkiye düşmanıdır. Osman Kavala Soros'çudur, casustur, şaibelidir, suçludur. Bir teröristi, her taşın altından çıkan Soros'çu bir taşeronu nasıl serbest bırakacaksın? Bunu nasıl yapacaksın? Bu vaadini nasıl gerçekleştireceksin? Söyle de öğrenelim. Açıkla da bilelim. Paylaş da duyalım. Sırrın nedir? Üzerinde çalıştığın zehirli formülün muhtevası nelerden ibarettir? Darbe mi yapacaksın? PKK'yla birlikte devleti ele mi geçireceksin? Hukukun üstünlüğünü, mahkeme kararlarını nasıl yok sayacaksın? Hele bir de de biz de işitmiş olalım.”
“Sayın Kılıçdaroğlu, anlaşılan aklın başından gitmiş”
CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu'nun söylemlerinde tutarsız olduğuna vurgu yapan Bahçeli şunları kaydetti:
“Sayın Kılıçdaroğlu, teröristi masum gösteren, teröriste kol kanat geren bir kalpsizin aynı zamanda terörist olacağını, terörün himayesine gireceğini görmüyor musun? Bilmiyor musun? Bundan dolayı hiç mi vicdan sızısı çekmiyorsun? Siyasi rant kaygısı, ikbal korkusu seni ne durumlara düşürdü? Tanınmaz haldesin, zihniyetin ve siyasetin yara bere içindedir, ihanet ve melanetin tam göbeğindesin, ey Kılıçdaroğlu hala farkında değil misin? CHP'yi götürüp Kandil mağaralarının kapısına çürümüş ceset gibi bırakmaya, teröristlere zırh haline getirmeye hiç mi utanmıyorsun? Sayın Kılıçdaroğlu, anlaşılan aklın başından gitmiş, çok istekliysen, terörist Demirtaş'ın hasretini ziyadesiyle çekiyorsan, Kavala olmadan yaşayamam diyorsan, biraz daha devam et, sonunda kanun yoluyla onların koğuşundaki boş bir ranzaya sen de kapağı atarsın, nihayet çulunu serer, duvara da halını asarsın. CHP yönetimi kökünden kopmuş, tarihsel kimliğinden bütünüyle ayrılmıştır. Artık HDP'nın, PKK'nın, FETÖ'nün boşalttığı her alanda kademeye giren, terörizmin hedeflerini sırtlayıp taşıma rezaletinin başını çeken kervan başı CHP yönetimidir. Sorarım sizlere, bu tablo zillet değil midir? Hıyanet değil midir?”
“Biz bunlara durduk yere ‘zillet' demiyoruz”
Millet İttifakı üyelerince 29 Mayıs Pazar günü gerçekleşen 6'lı masa toplantısına da değinen Bahçeli, “Terörle mücadelenin iç siyaset malzemesi olarak kullanıldığını iddia etmek bize göre PKK'nın değirmenin su taşıyan, bölücülerin ekmeğine yağ süren bayağı bir çarpıklıktır. Milli bekanın müdafaa ahlakına fakatlı, amalı yaklaşımlar ancak ve ancak düşmana methiyedir. Biz bunlara durduk yere ‘zillet' demiyoruz. Terörle mücadelenin seçim sürecini etkilemek amacıyla yürütüldüğünü söylemek su katılmamış müfterilik ve ileri düzeyde milli güvenlik tehdididir. PKK'nın elebaşlarının CHP'yle İP'e destek açıklamaları demek ki tesadüfen yapılmamıştır. Zillet ittifakı HDP'yi kızdırmamak, PKK'yı gücendirmemek için Türkiye'nin karşısına geçmiş, nefret saçmıştır” dedi.