Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın, Esat rejimi ile PYD-YPG güçleri arısında iddia edildiği gibi bir anlaşmanın söz konusu olmadığını söyleyerek, "Rejim veya başka unsurun bu yönde atacağı adımların mutlaka ciddi sonuçları olacaktır" dedi.
Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü Büyükelçi İbrahim Kalın, Bu görüşmeler neticesinde üzerinde mutabık kaldığımız çerçevenin Türk-Amerikan ilişkilerini daha ileri noktaya taşıyacak ve mevcut gerilimi aşacak nitelikte olduğunu teslim ediyoruz. Baştan beri hep söylediğimiz, bunların somut olarak sahada atılacak adımlarla desteklenmesi ve neticelerinin sahada görülmesidir dedi.
Düzenlediği basın toplantısında gündeme ilişkin açıklamalarda bulunan Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın, son günlerde Türkiye ile ABD arasında yapılan üst düzey görüşmelerin Türkiye ile ABDnin gerilen ilişkilerini düzeltme noktasında önemli bir adım olduğunu, fakat bunun adımlarının sahada görülmesi gerektiğini söyledi.
Kimyasal hadım denen uygulamalar dahil bütün opsiyonlar değerlendirilecek
Cinsel istismar konusunda yeni bir sürecin başladığını belirten ve 6 bakandan oluşan komisyonun çalışmalar yürüteceğini söyleyen Kalın, Bu insanlık dışı tutumu, harekete, suçu ortadan kaldırmak için devlet ve millet olarak bütün imkanlarımızı seferber etme konusunda tam bir kararlılık içindeyiz. Bu bir canilik, cinayet türüdür. Bunun önlenmesi için kimyasal hadım denen uygulamalar dahil bütün opsiyonlar değerlendirilecek ve bunanla ilgili gerekli tedbirler en kısa zamanda alınacaktır. Mevzuatla ilgili yapılacak düzenlemelerin yanı sıra bu konuda toplumsal farkındalığın oluşması, suça giden yolda atılacak adımların suçun önlenmesi açısından önemli diye konuştu.
Piyasaların bunları algılama şekli bazen olumsuz etkiler de yapabiliyor
Zeytin Dalı Harekatı dikkate alındığında Türk ekonomisinin bünyesinin ne kadar güçlü olduğunun ortaya çıktığını belirten Kalın, son 1 yıllık dönemde 1.5 milyon istihdam oluşturmak suretiyle Türkiyede son yıllarda istihdam alanında önemli bir başarıya imza atıldığının altını çizdi. Afrin harekatı ile eksik, yanlış veya kasıtlı haberlerin piyasalara farklı şekillerde yansıdığını belirten Kalın, Piyasaların bunları algılama şekli bazen olumsuz etkiler de yapabiliyor. O yüzden bizim çağrımız, bu tür konularla ilgili açıklamaları resmi makamlardan ve nihai açıklamaları esas almak suretiyle takip etmeleridir. Basında çıkan bir takım operasyon, algı haberleri, bir takım spekülasyonlardan ziyade resmi makamların yaptığı açıklamaları esas almak suretiyle bunların ekonomiye nasıl yansıyacağının değerlendirilmesi daha isabetli olacaktır şeklinde konuştu
Rejim veya başka unsurun bu yönde atacağı adımların mutlaka ciddi sonuçları olacaktır
Zeytin Dalı Harekatında etkisiz hale getirilen terörist sayısının bin 780e ulaştığını belirten Kalın, Esat rejimi ile PYD-YPG güçleri arısında anlaşma imzalandığı, Afrine güçler girdiği yönünde bir tamım haberlerin çıktığını belirterek, Biz başından beri bu haberlerin teyide muhtaç olduğunu ve ihtiyatla yaklaşılması gerektiğini ifade etmiştik. Sahada dün yaşanan hadisenin şöyle bir çerçevede cereyan ettiğini ifade edebiliriz, Halep civarından gelip Afrinin güney uçlarına, oradan da şehre girmeye çalışan bir grubun, 40-50 araçlık bir konvoyun bir girme teşebbüsünün olduğunu gördük. Fakat bu topçu atışlarımızla hemen püskürtüldü ve bu milis güçler Halepe doğru çekildiler. İddia edildiği gibi bir anlaşma söz konusu değil. Böyle bir anlaşma olsa bile, ya da başka arayışlar olsa bile, sahada bir takım kirli pazarlıklar olsa bile Türkiye olarak biz Zeytin Dalı Harekatı ile ilgili planlarımızı aynı kararlılıkla uygulamaya devam edeceğiz. Rejim veya başka unsurun bu yönde atacağı adımların mutlaka ciddi sonuçları olacaktır. Biz Zeytin Dalı Harekatını uluslararası hukuktan kaynaklanan meşru müdafaa hakkımız çerçevesinde gerçekleştiriyoruz. Terör örgütüne, PYD-YPG ve iltisaklı diğer gruplara yönelik herhangi bir himaye hareketi o aktörleri doğrudan bu terör örgütü ile aynı safa yerleştirir ifadelerini kullandı.
Afrin harekatının meşruiyeti ve haklılığı konusunda her gün ortaya çıkan verilerin Türkiyenin haklılığını teyit ettiğini kaydeden Kalın, harekat öncesinde gelen istihbarat çerçevesinde ve harekatın 5. haftasına girilen bu günlerde ele geçirilen bilgilerin bölgenin yeni bir Kandil yapılmak istendiğini ortaya koyduğunu söyledi. Kalın, Ele geçirilen tüneller, mevziler, yığınaklar, karargahlar buranın Suriyenin Afrin bölgesinde bir Kandil haline getirilmesi çabasını çok açık bir şekilde ortaya koymaktadır. Dolayısıyla harekatın meşruiyeti açısından da bu yönde yeni verilerin elimize geçtiğini ifade edebilirim. Zaman zaman özellikle batılı müttefiklerimizden gelen bu bir dikkat sapmasıdır, DEAŞ ile mücadeleden başka bir alana kaymadır şeklindeki iddiaları biz kabul etmiyoruz. Tam tersine bu Suriye topraklarının bütün terör örgütlerinden temizlenmesi ile ilgili sürecin unsurlarından bir tanesidir açıklamasında bulundu.
Bu bir insanlık suçudur
Esat rejimi tarafından Doğu Gutada sivillere yönelik yapılan insan hakları ihlallerine ilişkin konuşan Kalın, Biz bu saldırıları en şiddetli şekilde kınıyoruz. Suriye rejimine bu saldırıları derhal durdurması çağrısında bulunuyoruz. Bu bir insanlık suçudur dedi.
Doğu Gutadaki masum sivillerin öldürülmesinin kabul edilemeyeceğinin altını çizen Kalın, Türkiyenin bu yönde diplomatik girişimlerinin devam ettiğini kaydederek, Rusya ve İran ile Cumhurbaşkanımızın telefon trafiği, ilgili arkadaşlarımızın yoğun görüşmeleri devam ediyor. Özellikle Doğu Gutadaki insani dramın artık sona erdirilmesi ve çatışmasızlık ilkeleri çerçevesinde buraya yeni saldırıların yapılmaması yönündeki gayretlerimiz de önümüzdeki günlerde devam edecek diye konuştu.
Bizim beklentimiz Trump yönetiminin Türkiyenin güvenlik kaygılarını giderecek adımlar atmasıdır
Amerikalılar ile yapılan üst düzey temaslar neticesinde Türk-Amerikan ilişkilerinin nerede olduğuna dair konuşan Kalın, Biz bu konuda ihtiyatlı olmakla beraber iyimser bir bakış açısına sahibiz. Bu görüşmeler neticesinde üzerinde mutabık kaldığımız çerçevenin Türk-Amerikan ilişkilerini daha ileri noktaya taşıyacak ve mevcut gerilimi aşacak nitelikte olduğunu teslim ediyoruz. Baştan beri hep söylediğimiz, bunların somut olarak sahada atılacak adımlarla desteklenmesi ve neticelerinin sahada görülmesidir. Gerek ABDnin YPG-PYDye verdiği desteğin sonlandırılması, gerek bu unsurların Menbiçten çıkartılıp Fıratın doğusuna götürülmesi noktasında beklentilerimiz nettir. Burada Türkiyenin güvenlik kaygıları ve Suriyenin toprak bütünlüğü çerçevesinde artık PYD-YPG ile yapılan işbirliğinin sona erdirilmesi gerekmektedir şeklinde konuştu.
Türkiyenin Amerikadan FETÖ noktasında somut ve netice verici bir politika görmediğini belirten Kalın, Bizim beklentimiz de yine hukuk kuraları çerçevesinde gerekli somut adımların atılmasıdır. Biz bu güne kadar suçluların iadesi anlaşması çerçevesinde olsun, diğer konularda olsun hukukun dışında hiçbir talepte bulunmadık. Zaman zaman bu tür spekülasyonların yapıldığını biliyoruz. Bizim bütün talebimiz hakkında tutuklama bulunan, hakkında davalar bulunan, Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olan ama şuanda ABDde bulunan hem de kaçak statüsünde bulunan kişilerin Türkiyeye iade edilmeleri ve yargının önüne çıkmalarıdır. Bizim beklentimiz Trump yönetiminin de terör örgütü ile ilgili olarak somut, Türkiyenin güvenlik kaygılarını giderecek şekilde adımlar atmasıdır ifadelerini kullandı.