Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Sepetçiler Kasrı'nda düzenlenen Yeşilay iftar programında, TBMM'nin başkanlık seçimini tamamladığını, sıranın Başkanlık Divanı'nın oluşturulmasında olduğunu hatırlattı.
Anayasaya göre Başkanlık Divanı'nın oluşumunun ardından hükümet kurma görevinin, 45 günlük süreci başlatmak üzere parlamentodan bir milletvekiline verildiğini dile getiren Erdoğan, şöyle devam etti:
"Teamül bugüne kadar en fazla oyu alan partinin genel başkanlarına bu görevin verilmesidir. Bu süreci başlatacağım. Meclis'te çoğunluğa sahip bir hükümetin en kısa sürede kurulması temennimdir. Tüm siyasi partilerimizi bu konuda sorumluluk üstlenmeye davet ediyorum. Türkiye'nin önünde çok ciddi sorunlar, alınması gereken çok önemli kararlar var. Bu yükün altından kalkabilecek güç, dirayet ve kararlılıkla bir hükümet kurulması arzusundayım. Azınlık hükümetinin böyle bir imkana sahip olamayacağına inanıyorum"
"Çözüm merci yine milletimizin ta kendisi"
Dünyada ve bölgede hayati gelişmelerin yaşandığı bir dönemde Türkiye'nin hükümet meselesiyle uğraşmak zorunda kalmasını arzu etmediğini belirten Erdoğan, "Ama şartlar, ülkemizi bu noktaya getirdi. İnşallah bu dönemi de en kısa sürede ve en hayırlı şekilde geride bırakacağız. Milletimiz 7 Haziran'da takdirini ortaya koydu. Bu tablodan bir hükümet çıkmazsa, çözüm merci yine milletimizin ta kendisidir" ifadelerini kullandı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Eğer parlamento çözemiyorsa, çözecek olan milletimizin ta kendisidir. Yani kimse bu noktada milletimize gitmekten bir defa çekinmesin, kaçmasın. Biz uzun zamandır mevcut sistemimizdeki bu mahsurlara dikkat çekerek, alternatif tekliflerimizi dile getiriyoruz. Yaşanan her gelişme, bizim tespitlerimizi ve bu tespitlerin doğruluğunu bir kez daha teyit ediyor. İnşallah önümüzdeki dönem, bu sorunların çözümüyle ilgili tekliflerimiz sağduyulu bir şekilde tartışılır, değerlendirilir" diye konuştu.
"Mısır'ın Cumhurbaşkanı Mursi'dir"
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Mısır'da evlerinde 13 Müslüman Kardeşler mensubunu başlarına kurşun sıkarak şehit edenleri de lanetleyerek, şöyle konuştu:
"Zaman zaman Mısır'ın şu anda başındaki işgalci zatla ilgili bu şekilde konuşmamı eleştirenler çıkıyor. Eğer ben demokrasiye inanmışsam, halkın iradesine inanmışsam, halkın iradesini yok sayanlara karşı mücadelem devam edecektir. Bunu çok açık, net söylemek zorundayım. Zira benim nezdimde yine söylüyorum Mısır'ın Cumhurbaşkanı Mursi'dir. Halkın oylarıyla o gelmiştir. Yanında savunma bakanlığı yapan general, maalesef onu darbeyle indirmiştir. Neyin ne olduğunu çok iyi görmemiz lazım. Ama ne yazık ki dünya ikiyüzlü, samimi değil. Bu samimiyetsizlikler sebebiyle işte şu anda komşumuzda meydana gelenler de ortada. Daha farklı yerlerde meydana gelenler ortada. Eğer ilkeli, samimi duruşların hakim olduğu bir dünya olmuş olsa, bu insanlık bu sıkıntıları yaşamayacaktır. Ben buna inanıyorum."