"GÖNÜLLERİMİZDEKİ BİRLİKTELİĞİMİZ HİÇBİR ZAMAN EKSİLMEDİ"
Bu duygularını Türkmenistan Devlet Başkanı Kurbankulu Bedirmuhammedov'a her fırsatta ilettiğini ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Tarihi serüvenimiz için kimi zaman birbirimizden uzak kaldığımız dönemler oldu. Ama gönüllerimizdeki birlikteliğimiz hiçbir zaman eksilmedi, hiçbir zaman kopmadı. Nitekim Türkiye 27 Ekim 1991 tarihinde bağımsızlığını ilan eden Türkmenistan'ı ilk tanıyan ve Aşkabat'ta ilk büyükelçilik açan ülkedir. Bağımsızlığından bu yana ata vatanımız Türkmenistan'la olan ilişkilerimize hep özel önem verdik, itina gösterdik. Türkmenistan'la sahip olduğumuz köklü tarihimiz ve müşterek değerlerimiz ilişkilerimizin sağlam zeminini oluşturuyor. Bu temel üzerine bina ettiğimiz ilişkilerimizin önümüzdeki dönemde aha da güçlenerek süreceğine inanıyorum. Türkmenistan bundan 20 yıl önce 12 Aralık 1995 tarihinde BM'de bizim de desteğimizle 185 ülkenin oyuyla daimi tarafsızlık statüsü kazandı. Dış politikasının esası haline getirdiği bu statü çerçevesinde Türkmenistan bölgesinde ve dünyada dostane ilişkiler geliştirdi. Tarafsızlık Türkmen dış politikasının temel prensibidir. Nitekim Türkmenistan bağımsızlığından itibaren tarafsızlık siyaseti ile kesintisiz istikrar ve kalkınmayı yakalamıştır. Daimi tarafsızlık politikası zaman içinde değerli kardeşim sayın Bedirmuhammedov'un önderliğinde aktif tarafsızlığa dönüşmüştür. Bugün Türkmenistan bölgede yaşanan çatışmaları sona erdirmek için en çok çaba harcayan ülkelerin başında geliyor. Kardeş Türkmenistan'ın izlediği bu politikanın bölge ülkeleri arasındaki ilişkilerin ortak fayda temelinde işbirliği ruhu ile gelişmesine katkı sağladığını memnuniyetle görüyorum" ifadelerini kullandı.
"TÜRKMENİSTAN'IN YANINDA YER ALAMAYA DEVAM EDECEĞİZ"
Cumhurbaşkanı Erdoğan açık kapılar politikasının Türkmenistan'ın önemli atılımlarından biri olduğunu kaydederek, konuşmasını şu şekilde tamamladı:
"Türkmenistan bu çerçevede tesis ettiği ilişkilerle kendinden emin bölgesel istikrara katkı sağlayan uluslararası alanda takdirle izlenen bir ülke konumuna gelmiştir. BM Orta Asya Önleyici Diplomasi Bölge Merkezi'nin 2007 yılında Aşkabat'ta atılması bir tesadüf değildir. Bu bölge için Aşkabat'ın seçilmesi Türkmenistan'ın bölgesel ve uluslararası alanda oluşturduğu güven duygusunun göstergesidir. Türkiye, Türkmenistan'ın bölgesel ve küresel barışa, istikrara, dayanışmaya yönelik girişimlerini desteklemektedir. Bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da Türkmenistan'ın yanında yer alamaya devam edeceğiz. Değerli misafirler bugün burada dünyanın ihtiyaç duyduğu barış ve güvenlik konularının yanı sıra kalkınmaya yönelik uluslararası işbirliğini dele alacağız. Güvenlik sorunlarının arttığı, terörizm tehdidinin giderek yaygınlaştığı bir dönemde gerçekleştirilen bu konferans zamanlaması bakımında da önemlidir. Uluslararası toplumun ve kuruluşların en fazla sorumluluk üstlenmesi gereken bir süreçten geçiyoruz. Barış ve istikrarı tehdit eden bu ihtilaflar ile bu ihtilafların ortaya çıkardığı belirsizlikler istinasız tüm ülkeleri etkiliyor. Sivil kayıplar ve toplu göç olayları sebebi ile insani boyutu ön plana çıkan bu ihtilafların uluslararası hukuk ve işbirliği çerçevesinde bir an önce çözüme kavuşturulmasını arzu ediyoruz. Önümüzdeki dönemde karşı karşıya kalacağımız sınamaların üstesinden ancak hep birlikte hareket ederek gelebiliriz bu düşünce ile Türkmenistan'ın Daimi Tarafsızlık statüsünün 20. yılını bir kez daha kutluyorum. Değerli kardeşim Bedirmuhammedov'a takip ettiği politikalarla barışa verdiği destekten ötürü teşekkür ediyor sizleri sevgi ve saygıyla selamlıyorum"
