Cumhuriyet Başsavcısı Ramazan Solmaz, sokağa çıkma yasağı ilan edilen Sur'a suikastla ilgili inceleme yapmaya gitti. Bu sırada ikinci saldırı yaşandı, yola tuzaklanan bomba infilak ettirildi.
PKK'lı teröristlerin hem güvenliğine hem de tarihi mirasına zarar verdiği Diyarbakır'ın Sur ilçesi, tüm Türkiye'yi sarsan bir terör eylemine sahne oldu. Önceki çatışmalarda hasar gören tarihi 4 Ayaklı Minare'de bir grup avukatla birlikte basın toplantısı düzenleyen ve çatışmaların son bulmasını isteyen Diyarbakır Barosu Başkanı Tahir Elçi'nin (49) konuşmasının hemen ardından ticari taksiyle gelen teröristler saldırı gerçekleştirdi. Edinilen bilgiye göre taksi, Dört Ayaklı Minare'nin bulunduğu Balıkçılarbaşı semtindeki sokağın başında sivil polisler tarafından durdurulmak istendi. Bu sırada taksiden bulunan 2 kişi, polislere içeriden tabanca ile ateş açtı.
Çevrede büyük panik yaşanırken saldırganlar, 100 metre mesafede, Tahir Elçi'nin de katıldığı basın açıklamasının yapıldığı Dört Ayaklı Minare'nin bulunduğu sokağa doğru ellerinde tabanca ile koştu. Sokağa giren saldırganlardan biri, Elçi'ye ateş etti ve daha sonra da güvenlik güçleri ile çatışmaya girdi. Elçi kanlar içinde tarihî minarenin ayaklarını dibine düştü. Elçi'nin başından vurulduğunu gören sivil polisler bu sırada sokak aralarından silah sesleri gelmesi üzerine karşılık vererek ateş açtı. Hafif sakallı bir kişi de de elinde tabanca ile sokaktan koşarak kaçtı. Çatışmada toplam 3 polis ile AA muhabiri Aziz Aslan yaralandı. Basın açıklamasını izleyen gazeteciler ile avukatlar, çatışma arasında kaldı. Çatışma nedeniyle bölgeye uzun süre ambulans giremeyince, Elçi'nin cenazesi ile yaralılar alandan alınamadı.
Çatışmanın bitmesiyle birlikte yaralılar ile Elçi'nin cenazesi alınarak hastanelere götürüldü. Hastaneye götürülen yaralı polislerden Ahmet Çiftaslan ve Cengiz Erdur, Dicle Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi'nde yapılan tüm müdahaleye rağmen şehit oldu. Çiftaslan ve Erdur'un vurulma anı MOBESE kameraları tarafından saniye saniye kaydedildi. Diğer yaralı polisin durumunun da ciddi olduğu belirtildi. Kolundan kurşunla yaralanan muhabir Aziz Aslan'ın tedavisi ise sürüyor. Olayın ardından güvenlik güçleri bölgeyi çembere alarak giriş ve çıkışlara kapattı. Selahattin Eyyübi Devlet Hastanesi'ne kaldırılan Elçi'nin yapılan ön otopside ensesinden giren tabanca kurşununun sol kaşından çıktığı belirlendi. Teröristlerin, içerisinden güvenlik güçlerine ateş açtığı taksinin şoförü, saldırının ardından gözaltına alındı. Polis ekipleri, soruşturma kapsamında olayın yaşandığı bölgedeki MOBESE ile iş yerlerine ait güvenlik kameralarındaki görüntüleri titizlikle incelemeyi sürdürüyor. İçişleri Bakanlığı da olayı araştırmak için 4 müfettiş görevlendirdi.
HEMEN ARDINDAN İKİNCİ SALDIRI
Sokağa çıkma yasağı ilan edilen Sur ilçesine Cumhuriyet Başsavcısı Ramazan Solmaz, suikastla ilgili inceleme yapmaya geldi. Zırhlı aracın geçişi sırasında önce roket atar ve otomatik silahlarla ateş edildi, daha sonra yola tuzaklanan el yapımı bomba infilak etti. Patlamada 2 polis daha yaralandı. Yaralılar, olay yerine çağrılan ambulanslarla Dicle Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi'ne kaldırılarak tedavi altına alındı. Bu arada Sur ilçesinde PKK'lı teröristlerce yola döşenen patlayıcının zırhlı aracının geçişi esnasında infilak ettirilmesi sonucu 3 polis hafif yaralandı.
ERDOĞAN'DAN TAZİYE TELEFONU
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, saldırıda hayatını kaybeden Tahir Elçi'nin eşi Türkan Elçi'yi telefonla arayarak taziyelerini iletti.
'SİLAH SESLERİ İSTEMİYORUZ...'
Diyarbakır Baro Başkanı Tahir Elçi, silahlı saldırıda öldürülmeden dakikalar önce, çatışmalarda hasar gören 4 Ayaklı Minare önünde yaptığı basın açıklamasında konuşmuştu. Elçi, "Birçok medeniyete beşiklik etmiş ev sahipliği yapmış bu kadim bölgede, insanlığın bu ortak mekânında silah, çatışma, operasyon istemiyoruz. Savaşlar, çatışmalar, silahlar, operasyonlar bu alandan uzak olsun diyoruz. Buradan demokratik tepkimizi ifade etmek için buradayız. Bu davranışı, tarihe yönelik bu şiddet eylemini, tarihe, bir değere yönelik bu suikastı, saygısızlığı kınıyoruz" demişti.
BU SÖZLERİ ÇOK TARTIŞILDI: 'PKK terör örgütü değil'
1966 yılında Cizre'de doğan Diyarbakır Barosu Başkanı Tahir Elçi, 1991 yılında D.Ü. Hukuk Fakültesinden mezun oldu. 1992 yılından beri Diyarbakır'da serbest avukatlık yaptı; mesleki faaliyetleri ceza ve insan hakları hukuku alanında yoğunlaştı. Elçi, Lice davası, Temizöz davası, Kuşkonar ve Koçağılı köylerinin bombalanması ve Uludere davalarının da aralarında olduğu pek çok davada görev yaptı.
İnsan Hakları Derneği (İHD) üyesi, Türkiye İnsan Hakları Vakfı (TİHV) kurucularından olan Tahir Elçi, 90'lı yıllardaki yargısız infaz, faili meçhul cinayetler, köy yakma davalarıyla ilgili çalışmalar yapmıştı. Geçtiğimiz aylarda CNN Türk ekranlarında konuk olduğu 'Tarafsız Bölge' programında "PKK terör örgütü değildir" sözleriyle uzun süre gündemi meşgul eden Elçi hakkında soruşturma başlatılmış, ardından başsavcılık tarafından hakkında gözaltı kararı çıkartılmıştı. Diyarbakır'da gözaltına alınan Elçi, İstanbul'a getirilerek savcıya ifade vermiş, savcılık da tutuklanması talebiyle Elçi'yi Sulh Ceza Mahkemesi'ne sevk etmişti.
Elçi, programda "Bazı eylemleri terör niteliğinde olsa bile PKK, silahlı siyasal bir harekettir. Siyasal talepleri olan, çok ciddi bir desteği olan bir siyasal harekettir" ifadelerini kullanmıştı. Adli kontrol tedbiri çerçevesinde Elçi'ye yurt dışına çıkış yasağı konularak mahkemeden serbest bırakıldı. Elçi hakkındaki soruşturma halen devam ediyordu. Soruşturma sonrasında Tahir Elçi hakkında 1.5 yıldan 7.5 yıla kadar hapis istemiyle iddianame hazırlanıp dava açılmıştı.
ERDOĞAN: Terörle mücadele sürecek
- Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan: Bu olay, Türkiye'nin terörle mücadeledeki kararlılığının ne kadar doğru olduğunu göstermiştir. Bu mücadeleyi sonuna kadar sürdüreceğiz. Buradan durmak yok, yılmak yok. Aynı kararlılıkla buna devam edeceğiz.
- CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu: 'Çatışma istemiyoruz' diye haykırmanın karşılığı ölüm olmamalıydı. Tahir Elçi'yi ve polisimizi katleden güçler hesap vermelidir.
- MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli: Türkiye'nin çok gergin bir ortamında Güneydoğu Anadolu'da güvenlik unsurlarıyla PKK terör unsurları arasında çatışmanın devam ettiği bir süreçte bu gerilimi artırmak amacıyla bir saldırı düşünülmüşse bunu iktidarın çok yönlü ele alarak incelemesi ve bunun katillerinin bulunmasında yarar vardır.
- Başbakan Yardımcısı Numan Kurtulmuş: Bu menfur saldırıyı yapanlar bu toprağın mayasını inşa eden. Türk, Kürt, her dinden ve etnisiteden halkların 1000 yıllık kardeşliğini asla zedelemeyeceklerdir.
- İçişleri Bakanı Efkan Âlâ: Olayı bütün yönleriyle incelemek üzere ikisi mülkiye başmüfettişi, ikisi polis müfettişi olmak üzere 4 müfettiş görevlendirildi. Olay kesinlikle bütün yönleriyle açıklığa kavuşturulacaktır. Saldırı milletimizin birliği ve bütünlüğüne yöneliktir.
- AK Parti Diyarbakır Milletvekili Mehmet Galip Ensarioğlu: Tahir Elçi olayı bir tesadüf müydü, çatışma ortasında mı kaldı, yoksa bilerek mi hedef alındı... Yani özellikle 15-20 gün önce sarf ettiği sözlerden dolayı tutuklama talebi ve kendi kişiliğinden kaynaklı durumu itibarıyla da hedef alınmış da olabilir.
- ABD Ankara Büyükelçisi John Bass: Herkes için barış ve onur dolu bir gelecek arzulayanların savunucusu Elçi'nin katledilmesinin şoku ve derin üzüntüsü içerisindeyim.
DAVUTOĞLU NET KONUŞTU: Faili meçhullere asla izin vermeyiz
Başbakan Ahmet Davutoğlu, Diyarbakır Barosu Başkanı Tahir Elçi'nin öldürülmesi sonrası yaptığı açıklamada Diyarbakırlıları provokasyonlara kapılmamaları konusunda uyardı. Tahir Elçi'nin öldürüldüğü ve bir polis memurunun şehit olduğu iki olay arasında 100 metre kadar bir mesafe olduğunu belirten Davutoğlu, "Elçi'nin hayatını kaybetmesine ilişkin 2 ihtimal söz konusu. İlk direkt Sayın Elçi'ye dönük bir suikast. İkinci ihtimal ise teröristlerin saldırısı sonrasında ortaya çıkan ki 100 metre mesafede çift yönlü olarak da polisimizin de o kalabalığı koruma saikiyle teröristlere karşı ateş açması söz konusu. İki ateş arasında Sayın Tahir Elçi'nin hayatını kaybetmesi. Böyle bir durum varsa bu da balistik incelemeler neticesinde ortaya çıkar. Kesinlikle şeffaf şekilde kamuoyu ile paylaşılır" açıklamasında bulundu.
Olayla ilgili adli ve idari soruşturma başlatıldığını belirten Davutoğlu, "Hiçbir şekilde bu konunun üstünün örtüleceği ya da bu konuda gizli unsurlar olduğu ve bu varsayım üzerinden toplumumuzu tahrik etmeye kalkışanlara da buradan açık ve net şekilde söylüyorum. Biz faili meçhullere izin vermedik, vermeyiz. Bu olaylar üzerinden eğer Türkiye'de yeni bir kargaşa ortamı çıkartılmak istenirse buna karşı da kayıtsız kalmayız" dedi.
Özellikle Diyarbakır'daki vatandaşlara provokasyonlara kapılmamaları konusunda çağrıda bulunan Davutoğlu, "Acı hepimizin acısıdır. Ben Sayın Tahir Elçi'yi şahsen de bazı toplantılarda tanıdım. Görüşler ne olursa olsun Türkiye Cumhuriyeti vatandaşının canı, malı, onuru kutsaldır" diye konuştu. Saldırıya karışan teröristlerin daha önce de terör olaylarına karıştıkları yönünde istihbari bilgiler aldıklarını belirten Davutoğlu, "Bu teröristlerin kimliği üzerinden çalışılıyor" ifadelerini kullandı.
HDP yine 'katil devlet' dedi
Diyarbakır Baro Başkanı Tahir Elçi'nin öldürülmesi sonrası HDP ve HDK suçu yine devlete atıp, "Yapılan planlı bir suikasttır" açıklaması yaptı. HDK Eş Sözcüsü Ertuğrul Kürkçü, Elçi'nin bir suikasta kurban gittiğine inandıklarını belirterek, "Bir yargısız infaz olduğunu düşünüyoruz. Elçi yayılmaya çalışılan bilgilerde olduğu gibi bir çatışmanın ortasında kalarak hayatını kaybetmedi. Doğrudan doğruya kendisine yönelen bir katilin başına sıktığı tek kurşunla hayatını kaybetti. Biz bunun çatışma süsü verilmiş bir cinayet olduğunu anlıyoruz. Tahir Elçi'yi bulan kurşunlar, geçtiğimiz günlerde Demirtaş'a zırhlı camı delip ulaşamamıştı. Pekala, Tahir Elçi'den önce ona ulaşabilirdi" dedi. HDK Eş Sözcüsü Sebahat Tuncel de "İroniktir, kendisi de birkaç gün önce dört ayaklı minareye yapılan saldırıyı suikast olarak değerlendirmişti, bugün kendisi bir suikasta kurban gitti" şeklinde konuştu.