KKTC Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, TGRT Haber'e konuk oldu. Ersin Tatar'ı konuk eden TGRT Haber Temsilcisi Ercan Gürses'in, Türkiye'nin dördüncü sondaj gemisi olarak bugün göreve başlayacak olan Abdülhamid Han sondaj gemisinin görev yapacağı alanı sorması üzerine Tatar, Kıbrıs adasının etrafında Rum yönetiminin olduğu kadar Kıbrıs Türklerinin de hakkı olduğunu ve bu nedenle Türkiye'nin istediği bölgede arama tarama faaliyeti yapabileceğini söyledi.
“Biz Kıbrıs Türkleri olarak Kıbrıs Cumhuriyeti'nin ilan ettiği bütün alanlarda hak sahibiyiz”
Abdülhamid Han sondaj gemisinin 6. Parselde çalışma yapma ihtimaline dair konuşan Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, “Kıbrıs Cumhuriyeti diye bir devlet artık yoktur. Kıbrıs'ta iki ayrı devlet vardır. Biz, Kıbrıs Cumhuriyeti olarak ilan ettikleri bütün alanlarda hak sahibiyiz Kıbrıs Türkleri olarak. Çünkü bunlar müktesep haklardan kaynaklanır. Bunlar da Kıbrıs Cumhuriyeti'nin kuruluş anlaşmalarına gider. Kıbrıs Cumhuriyeti'nin eşit ortağı Kıbrıs Türkleridir. Fakat bizleri silah zoru ile dışarıya ittiklerinde biz kendi devletimizi kurmak zorundaydık. Dolayısıyla biz de adanın etrafındaki bütün zenginliklerde hak sahibiyiz. Yani günü geldiğinde o bölgede de bir şeyler tespit edilirse, bizim Türkiye Cumhuriyeti'ne verdiğimiz yetkiye binaen oralarda da araştırmalar yapılabilir. O alanlar tek başına Rumlara ait değildir” ifadelerini kullandı.
“Rumların otoritesini Kuzey Kıbrıs'a yayacak bir sürece asla müsade etmeyiz”
Rum tarafının güven arttırıcı önlemlerini neden reddettiğini açıklayan Tatar, “Biz Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti ile yani iki devletli bir iş birliği olabileceğini söyledik. Onların önerdikleri bizi Kıbrıs Cumhuriyeti'nin içerisine çekmek. Diyorlar ki Ercan Havalimanını Birleşmiş Milletlere devredeceksin. Bunu yaptığımız gün Kıbrıs Cumhuriyeti'nin onayı devreye giriyor. Türkiye'ye hava sahası kapanıyor. Yani Türkiye'nin uçakları, İHA'ları, SİHA'ları o bölgede uçamayacak. Diğer maddeler, Gazimağusa limanının Avrupa Birliği'ne devredilmesi ve Maraş'ın iade edilmesi. Bunlar KKTC'nin ve ikili siyasetin altını dinamitler. Dolayısıyla bizim bunları kabul etmememiz mümkün değildir. Biz iş birliğine varız ama bu iş birliği birbirinin otoritesini çiğneyecek, Rumların otoritesini Kuzey Kıbrıs'a yayacak bir sürece asla müsaade etmeyiz” diye konuştu.
