Başbakan Yardımcısı Numan Kurtulmuş, "Orta Doğu'ya ayar çekmeye çalışan küresel güçlere haddini bildireceğiz.
Başbakan Yardımcısı Kurtulmuş, 9'uncu Büyükelçiler Konferansı'nda Büyükelçilere seslendi. Kurtulmuş, "Batı ülkeleri değil sınırlarını tel örgüler ile örtmek, gök kubbelerini çelikten gök kubbeler ile örtseler bile ne terörün tehlikesinden ne de küresel göçün tehlikesinden kurtulamayacaklardır. Bütün dünyada barış dilini yeniden inşa etmek mecburiyetindeyiz. Batı'nın iki yüzlülükleri, tutarsızlıkları, işte Suriye politikası. Başından beri Suriye'nin bu noktaya gelmesinin temel nedenlerinden birisi, Batı dünyasının ve özellikle Obama yönetiminin elinde herhangi bir barış planının olmaması, Suriye'de Esad rejiminin nasıl dizginleneceği ve nasıl bertaraf edileceğine ilişkin programının bulunmamasıdır. Vekalet savaşları üzerinden yeni bir küresel savaş şeklinde ortaya çıkan bu savaşlara destek olan büyük güçlerin geldikleri nokta ortadadır. Biz işin içerisinde değiliz, biz askerlerimizi kaybetmiyoruz, hiç olmazsa desteklediğimiz bu terör grupları üzerinden bölgesel çıkarlarımızı maksimize edecek bir takım politikalar uygulayalım diyenlerin başlarına ne büyük bir belayı sardıklarının farkına varmaları lazım. Vekalet savaşlarında kullanılan bu kirli araçlar dönüp bu araçları da kullananları vurmakta ve vurmaya devam etmektedir. Bir takım terör örgütleri üzerinden sorunu çözer ve güç devşiririz demek yerine, küresel göçü ve küresel terörü sadece dönemsel bir tehdit olarak algılamak yerine bunların sorunlarını hep beraber düşünmek, sebeplerini hep beraber düşünmek ve ortadan kaldırmak mecburiyetindeyiz. Bu çerçevede, önümüzdeki dönemde Türkiye'nin de dünyada yeni bir küresel barış perspektifine önemli katkıları olacağı kanaatindeyim" diye konuştu.
"Bu oyunu bozacağız"
"Batı dünyasına iğneyi batırırken çuvaldızı da biraz kendimize batırmamız gerekiyor" diyerek sözlerini sürdüren Kurtulmuş, "Biz İslam dünyasının insanları olarak da kendi içimizdeki yanlışları, eksiklikleri tamamlamak mecburiyetindeyiz. Bunlardan bir tanesi, önce düşünce dünyamızı onarmak durumundayız. Eşitliği, adaleti, toplumlar arasındaki dengeyi esas alan, birlikte barış içinde yaşama pratiğini yeniden güçlendiren bir İslami Rönesansa, bu anlamda İslam fikriyatının yeniden sahih çizgilerde ortaya konulmasına ihtiyacımız var. Bu yeniden dirilişi sağlamak, fikir alanında, siyaset alanında İslam dünyasının dirilişi olacaktır. Özellikle coğrafyamıza empoze edilmeye çalışılan siyasi pratiği kıracak olan şey de budur. Bir asır evvel, sınırlarını böldükleri insanların şimdi gönüllerini ve zihinlerini bölmeye çalışan bu yeni emperyal planı bozacak olan şey, İslam'ın sahih kardeşlik, eşitlik ve adalet prensiplerini yeniden güncel olarak üretebilmektir. Coğrafyamızda sınırları bölenler, gönülleri ve zihinleri etnik ve mezhebi fay hatları üzerinden yeniden parçalamaya çalışıyorlar. Sünnilik ve Şiilik üzerinden İslam coğrafyasını derin anlamda bölmeye, birbirinden ayırmaya çalışıyorlar. Bu coğrafyamızdaki örgütlerin adlarına baksanız, birçoğunun etnik kökenli örgütler olduğunu, Arapları, Türkleri, Kürtleri ve Farisileri birbirlerine düşman edecek yeni siyasetlerin geliştirilmeye çalışıldığını görüyoruz. Bu oyunu bozacağız. Bu oyunu bozacak en önemli ülke Türkiye'dir" açıklamasında bulundu.
"Orta Doğu'da yeni bir dönemin adımlarını atıyoruz"
Türkiye'nin başına terör örgütlerinin bela edilmeye çalışıldığını ifade eden Kurtulmuş, konuşmasına şöyle devam etti:
"Bir taraftan FETÖ, bir taraftan DEAŞ, diğer taraftan PKK ile Türkiye'nin ayaklarına pranga vurarak, Türkiye'nin kendi içerisinde İslam düşüncesinin sahih olarak üretilmesini ve İslam topluluklarının yeniden kardeşlik, eşitlik ve adalet prensipleri içerisinde bir araya gelmesini sağlayacak perspektifi ortaya koymasına mani olmaya çalışıyorlar. Türkiye'nin Suriye içerisindeki bu karışıklıkta taraf olması ve taraf olarak sorunları çözmek yerine, sorunların bir parçası haline gelmesini istiyorlar. Küresel terörü çözebilecek en önemli ülkelerden bir tanesi olan Türkiye'ye, bir taraftan PKK üzerinden, bir taraftan DEAŞ üzerinden, bir taraftan FETÖ üzerinden terör elemanlarını başına bela ederek Türkiye'nin önünü kesmeye çalışıyorlar. Bunlara karşı uyanık olacağız. Terörün her türlüsüne karşı mücadele etmeye devam edeceğiz. Bunların hepsine diz çöktüreceğiz. Sadece terör örgütlerini değil, terör örgütleri üzerinden Orta Doğu'ya ayar çekmeye çalışan küresel güçlere haddini bildireceğiz. Türkiye'nin bundan başka bir şansı yoktur. Orta Doğu'da yeni bir dönemin adımlarını atıyoruz. Suriye'de sorunun çözülmesi için önce Halep'te ateşkes sağlanması üzerinden yeni adımlar atıyor, başarılı bir Halep Ateşkesinin üzerinden bölgede tam manasıyla halkın istediği bir barış düzeninin kurulması için üzerimize düşen sorumluluğu yerine getirmeye gayret ediyoruz. Yeni bir perspektif ile sorunları çözerek Suriye'de empoze edilmiş bir barışı değil, Suriye halkının kabul edeceği bir barışın oluşması için Türkiye olarak bütün gücümüzü ortaya koyuyoruz."
Türkiye-Irak ilişkileri
Başbakan Binali Yıldırım'ın gerçekleştirdiği Irak ziyareti ile Irak-Türkiye arasında yeni bir dönemin başladığını belirten Kurtulmuş, "Yakın zamana kadar aramızda çok derin sorunların varolduğu Irak yönetimi ile de yeni adımlar atarak, Türkiye-Irak yakınlaşmasını sağlayarak terör örgütlerinin Irak topraklarını kendileri için cennet olarak kullanmalarının önüne geçmeye çalışıyor ve Irak topraklarından Türkiye'ye gelecek olan tehdidin önüne geçmeye gayret ediyoruz. Sayın Başbakanımızın geçen hafta yapmış olduğu Irak ziyareti ile birlikte Irak ile ilgili de yeni bir sayfa başlamış olacak ve Irak ile Türkiye arasında yeni adımlar atılacaktır. Türkiye önemli bir çağın eşiğinde duruyor. Bu devran böyle devam etmez. Dünyanın bu kadar savaşlar ve sömürü içerisinde olduğu bir dönem sürdürülemez" dedi.