Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov, Azerbaycan'da temaslarını sürdürüyor. Bakan Lavrov, başkent Bakü'de Azerbaycanlı mevkidaşı Ceyhun Bayramov ile bir araya geldi. İkili, görüşmenin ardından ortak basın toplantısı gerçekleştirdi. Rusya-Ukrayna savaşı üzerinden Avrupa Birliği (AB) ile NATO'yu bir kez daha hedef alan Lavrov, "İkinci Dünya Savaşı başladığında Hitler, Avrupa ülkelerinin çoğunluğu olmasa da önemli bir bölümünü Sovyetler Birliği'ne karşı savaş için kendi sancağı altında topladı. Şu anda Avrupa Birliği, NATO ile birlikte Rusya'ya karşı bir savaşmak için böyle modern bir koalisyon oluşturuyor" dedi.
Lavrov, ayrıca AB'deki Rus karşıtı tutumun öngörülebilir ve uzun vadede değişeceğine inanmadıklarını, bunun Avrupalıların seçtiği bir yol olduğunu söyleyerek, "Elbette Avrupa Birliği'nin ve aday ülkelerin attığı adımları takip edeceğiz" ifadesini kullandı. Lavrov, Avrupalı politikacıların Belgrad yönetimine nasıl hareket etmesi gerektiğini dikte etmeye çalıştığını ancak Sırbistan'ın politika oluşturma bağımsızlığından vazgeçmek istemeyen bir örnek teşkil ettiğini belirtti.
“Bakü ile Erivan arasında bir barış anlaşmasının imzalanmasına yardımcı olmaya hazırız”
Azerbaycan-Ermenistan sınırının belirlenmesine ilişkin ikili komisyonun çalışmalarını sürdürmenin önemli olduğunu söyleyen Lavrov, “Rusya, üç ülke liderlerinin anlaşmasına uygun olarak gerekli danışmanlık desteğini sağlamaya hazır olacaktır. Aynı zamanda Azerbaycanlı dostlarımızın başlattığı Bakü ile Erivan arasında bir barış anlaşmasının imzalanmasına yardımcı olmaya hazırız" dedi.
“Ukrayna'daki operasyonlara karşı Azerbaycan'ın dengeli ve sorumlu tutumunu takdir ediyoruz”
Ukrayna'daki savaşa yönelik Azerbaycan'ın tutumuna da değinen Lavrov, “Azerbaycan yönetiminin Ukrayna'daki özel askeri operasyona karşı dengeli ve sorumlu tutumunu takdir ediyoruz. Genel olarak Azerbaycan ile bölgesel ve uluslararası gündemdeki konularda diyalog halindeyiz. Buna BM ve AGİT ile işbirliğimiz de dahildir. Biz Azerbaycan ile diplomatik diyaloğun gelişmesinden memnunuz. Bu, dış politikada, ikili ekonomik, insani ve diğer ilişkilerdeki iş birliğinin tamamlanmasına yardımcı oluyor” diye konuştu.
"Kuzey-Güney projesi önemli"
Azerbaycan Dışişleri Bakanı Ceyhun Bayramov ise Azerbaycan ve Rusya arasındaki ilişkilerin uzun bir geçmişi olduğunu belirterek, “İki ülke arasında bugüne kadar 250'den fazla anlaşma imzalandı. Azerbaycan ve Rusya arasındaki ilişkiler, karşılıklı yarar sağlayan işbirliğinin bir örneğidir. Bugün Azerbaycan ve Rusya arasında uluslararası bilgi güvenliği alanında işbirliği anlaşması imzalandı” dedi.
Azerbaycan ve Rusya'nın bölgedeki ulaşım ve iletişim bağlantılarını geliştirmeye odaklandığını ifade eden Bayramov, ”Bu açıdan Kuzey-Güney projesi önemli. Bu proje etkinliğini gösterdi ve daha da geliştirilebilir. Azerbaycan ve Rusya'nın ekonomik işbirliği gelişiyor ve Azerbaycan'ın 70'den fazla Rus kuruluşuyla ekonomik ilişkileri mevcut” diye konuştu.
“İlişkilerin normalleşmesi sürecinin yapay olarak uzatılması olumsuz etkilere yol açıyor”
Azerbaycan için Ermenistan'la ihtilafın geçmişte kaldığını dile getiren Bayramov, "Azerbaycan, bölgede kalıcı barış ve istikrarın sağlanması için varılan anlaşmanın sürdürülmesi gerektiğine inanıyor. Azerbaycan, Rusya ve Ermenistan liderleri arasında üçlü bir anlaşmaya varılmasında Rusya Federasyonu'nun rolünü her zaman takdir ediyoruz. Azerbaycan tarafının pozisyonu, devletlerarası ilişkilerin normalleşmesi için varılan anlaşmaya uyulmasının önemli olduğu yönündedir. Bu, tüm bölgedeki ilişkilerin gelişmesinin garantisidir, çünkü iki ülke arasındaki ilişkilerin normalleşmesinin uzaması, yapay olarak uzaması olumsuz sonuçlar ve ciddi riskler oluşturmaktadır. Hedeflerin çoğuna ulaşılıyor, bölgelerin restorasyonu çok yüksek bir hızla yapılıyor ve yakında zorunlu göçmenlerin kurtarılmış bölgelere geri dönüşünü göreceğiz. Bu noktadan hareketle, kurtarılan bölgelerin restore edilmesi için ortak projelerin hayata geçirilmesinin de işbirliğimizin bir parçası olduğunu söyleyebilirim” dedi.
“Minsk Grubu'nun faaliyetleri askıya alındı”
Minsk Grubu'nun faaliyetlerinin ABD ve Fransa'nın teşebbüsüyle askıya alındığını söyleyen Lavrov, “Elbette, çatışma sonrası çözüm sürecini görüştük. Bu yeni sürecin temelinde Rusya, Azerbaycan ve Ermenistan liderlerinin üçlü bildirisi bulunmaktadır. Eylül ve Ekim 2020'den sonra, ihtilafın çözümüne ilişkin belgeleri çoktan geride bıraktık. Azerbaycan, Rusya ve Ermenistan liderlerinin üç bildirisi, geri kalan sorunları çözmek için eylem temeli olarak herkes tarafından kabul edilmektedir. Bu nedenle, bu tutumla davranıyoruz. Anladığım kadarıyla bu gerçek, Avrupa Birliği'nin çabalarını geri kalan görevlerin çözümüne entegre etmeye çalışan Avrupalı komşularımız tarafından da kabul ediliyor. Ancak hepsi, bu talimatların, bahsettiğim üç üçlü belgede düzenlendiği konusunda hemfikirdirler ve bunlar, grubun şu ana kadar yaptığı nihai amaç dışında, Minsk Grubu'nun faaliyetleriyle hiçbir şekilde ilgili değildir. Nihai hedef, Karabağ'ı çevreleyen bölgeleri özgürleştirmek ve Karabağ ve halkının yaşam sorunlarını çözmekti” ifadelerini kullandı.
“Barış süreci formatın esiri olamaz”
Azerbaycan'ın esas amacının bölgede kalıcı barışı sağlamak olduğunu vurgulayan Bayramov, “Azerbaycan için öncelik Ermenistan ile ilişkilerin normalleştirilmesi ve bölgede kalıcı barışın sağlanması sürecidir. Bu süreç, formatın esiri olamaz. Azerbaycan tarafı Minsk Grubu ile temasları reddetmedi. Biz, Minsk Grubu'nun gelecekteki rolü hakkında görüşlerini açıklamasını bekliyorduk” diye konuştu.