Güneydoğu'da operasyonların tamamlanmasından sonra uygulanacak olan toplumsal ve sosyal rehabilitasyonun sorumluluğu Başbakan Yardımcısı Tuğrul Türkeş'e verildi.
Görevi aldıktan sonra basın mensuplarının sorularını yanıtlayan Türkeş'e bölgeden tepki alıp almayacağı soruldu. Tuğrul Türkeş, "Hayır, niye olsun ki? Türkeş ismi o bölgede ancak barışın teminatı olur" dedi:
"ONLAR KADAR KÜRDÜM"
"Bize bölgede bir hüsnü kabul zaten var. Benim Bingöl'den, Şanlıurfa'ya, Diyarbakır'a uzanan dünya kadar tanıdığım var. Rahmetli babamın politikası belliydi. "Onlar ne kadar Kürtse ben de o kadar Kürdüm. Ben ne kadar Türk'sem onlar da o kadar Türk'tür" derdi.
Ben de bunu tekrarlıyorum. Bir etnisite veyahut mezhepsel bir tasnif, kategorizasyon söz konusu değil burada. Bakanlar Kurulu bir karar oluşturdu. Buradaki mesele tamamıyla evi, yeri yıkılan, dükkanı yanan, zarar gören insanların sosyal, manevi, kültürel boyutta rehabilitasyonu için bölgede yapılanma sağlamak.
"NASILSIN, GECE UYABİLİYOR MUSUN DİYE SORACAĞIZ"
"Al sana ev verdim, buzdolabını da valilik getiriyor" değil. Biz diyeceğiz ki nasılsın, gece uyuyabiliyor musun, çocukların okula rahat gidip gelebiliyor mu, beslenme bozukluğu olan var mı? Bütün bunlarla ilgili gerekli STK'ları onlara yönlendirmek, oradaki kanaat önderlerine bunun bir süreç olduğunu, kalıcı olmadığını anlatmak. Aslında o bölgenin insanı yapacak. Tuğrul gidip kuş kondurmayacak."